DİSK tarihinde utanç belgesi olarak yer alacak bu disiplin kurulu kararı tehdit ile bitiyor.
DEV TURİZM İŞ’TE BİR GARİP DİSİPLİN KURULU KARARI VE TASFİYELER
16 Nisan 2017 tarihinde tek adamlığa karşı hayır dedik. Kendi başına kararlar alan, muhalif her sesi kesen bir zihniyete karşı; söz, yetki ve kararın halkta olduğu bir iktidar için mücadele verdik. Mensubu olduğumuz tüm alanlarda emek düşmanlarına karşı olduk. Ama maalesef DİSK’e bağlı DEV TURİZM İŞ sendikasında emek düşmanı “tek adam” zihniyeti yer alıyor. Daha da üzücü olan bu “tek adam” DİSK genel merkez yöneticiliği de yapan DEV TURİZM İŞ genel başkanı Mustafa Safvet Yahyaoğlu.
Daha önce gerek sosyal medya da, gerekse yazılı basın da Devrimci Turizm İşçileri Sendikasında yaşananlara dair bir takım açıklamalar yapılmıştı. Kısaca “tek adam” vurgusunun öne çıkarıldığı yazılarda “tasfiyeci”, “bürokratik” zihniyete tepki gösterilmişti.
Son yaşanan gelişmeler ise, ne Türkiye İşçi sınıfı tarihinde ne de DİSK tarihinde görülmedi. “Tek adam”, aldığı karar ile eş genel başkanını kesin ihraç istemiyle, Eğitim Daire Başkanı ile Örgütlenme Daire Başkanını kınama istemiyle disipline sevk etti. Tamamen uydurma, duyum, yalan, iftira ve dedikodu üzerine yazılmış disiplin kurulu kararı, tam anlamıyla bir skandala imza attı. Tehdit ve usülsüz açıklamalarla dolu karar, 3 kişinin 6 ay boyunca Yönetim Kurulu üyelik görevlerinden el çektirmesini buyuruyordu. Evet yanlış okumadınız. Kınama istemiyle sevk edilenler bile görevlerinden 6 ay boyunca el çektirildiler. Neden 6 ay? “Tek adam” bunu da düşünmüştü tabi. Aralık ayında olağan kongre vardı. Muhalif olarak gördükleri kişileri kongrede dahi görmek istemiyor, çalışmalarını böylelikle engellemiş oluyordu. Disiplin kurulu kararının içeriği ve niteliği ise başlı başına psikoloji biliminin konusu. 1,5 yıldır sendikal faaliyetlerde bulunmuyor denilen eş genel başkan, 8 Mart 2017 tarihinde 8 Mart Dünya kadınlar gününde basın açıklamasını DİSK adına katıldığı platform adına okumuştu. 8 Mart’ı, 1 Mayıs’ı sendikal faaliyet olarak değerlendirmemek hangi zihniyetin ürünüdür? 1,5 yıldır sendikal faaliyette bulunmuyor denilen eş genel başkan, 1,5 yıldan fazla mobbing’e uğramıştır. Sendikaya gelmesin diye önce sendikanın kilidi değiştirilmiş, anahtar istenildiği vakit verilmemiş akabinde istifası istenerek sendikadan “tek adam” tarafından kovulmuştur. En hafif tabiriyle bir kadına yapılan bu terbiyesizce davranış cezasız kalmış, yavuz hırsız ev sahibini bastırmıştır.
DİSK’in tarihinde görülmemiş bu “tek adam” diktası, maalesef Disiplin kurulu kararında kendini oy çokluğu ile gösterdi. 3 üyenin bulunduğu Disiplin kurulu, 1 üyenin muhalefet şerhini dahi kabul etmeyerek sarı sendikalarda olan anti demokratik bir anlayış sergiledi. Muhalefet şerhini, genel başkan Mustafa Safvet Yahyaoğlu, genel sekreter Muzaffer Koç ve Disiplin Kurulu üyesi Musa Erdem işleme konmasını engelledi. Bunun üzerine Disiplin Kurulu üyesi, Noterden ihtarname çekerek muhalefet şerhinin işleme konmasını talep ederek gereğinin yapılmasını istedi. Ve fakat antidemokratik işleyiş devam etti. Muhalefet şerhi, görmezden gelindi. Oy çokluğu ile karar alınmasına rağmen “oy birliği ile karar verildi” denilerek başka bir yalana ve usülsüzlüğe yol açıldı.
İşçi sınıfının yanında olması gereken bir sendika yönetimi nasıl olur da yalan ve iftira atabilir? Sendika üyelerini, taciz boyutunda sürekli arayarak bir garip şekilde sendikaya çağıran, üyelerin istifa etmesine yol açıp, görevden el çektirilen eş başkanın üyeleri arayıp utanmazca istifa dedikodusunu yaymak, hangi ahlaki sınırlar içinde değerlendirilir?
DİSK tarihinde utanç belgesi olarak yer alacak bu disiplin kurulu kararı tehdit ile bitiyor.
“eylemlere devam etmeleri halinde, savcılıklara gereken suç duyurularının yapılarak adli kovuşturmalar aşamasına geçilmesine”
Mahkemelerinde idamla yargılanmış, kapatılmış, bedel ödemiş bir DİSK tarihi var. Bu tarihe saygı duymayan, devletin savcılarını, mahkemelerini göreve çağırıp, üye işçilerini tehdit eden bu kişilere karşın DİSK’in tutumu nedir? “Tek adam” özentisi bu kişi hala DİSK’in merkez yönetiminde kalmaya, Dev Turizm İş genel başkanlığı yapmaya devam edecek mi?
