Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (Tüm Bel- Sen) Antalya Şubesi üyeleri,

son zamları ekmek ve ampulle yaptıkları açıklamayla protesto etti.

Tüm Bel- Sen üyeleri alkol, akaryakıt, tapu işlemlerinden alınan vergilerin artırılmasına ve elektrik ile doğalgaza zam yapılacağının açıklanmasına tepki gösterdi. Tüm Bel- Sen İşyeri Temsilciliği önünde açıklama yapan Şube Başkanı İlhan Karakurt, bütçe açığı gerekçesiyle akaryakıt, elektrik ve doğalgaza yapılan zamların gıdadan sağlığa kadar tüm tüketim maddesinin fiyatlarında yüzde 20 artışa neden olacağını söyledi.

Karakurt, devlet bürokrasisinin lüks harcamaları, örtülü ödenekten Suriyeli muhaliflere silah desteği sağlanması, sermaye kuruluşlarına teşvik paketleri ve terörle mücadele adına sürdürülen savaş politikası maliyetinin bütçe açığına yol açtığını belirtti.

Şair Ahmed Arif’in ‘Adiloş Bebenin Ninnisi’ adlı şiirinden ‘Bunlar, engerek ve çıyanlardır/ Bunlar, ekmeğimize aşımıza göz koyanlardır/ Tanı bunları, tanı da büyü’ mısralarıyla tepkisini dile getiren Karakurt, “Türkiye’nin 500 büyük kuruluşuna dokunmayan Ak Parti, malum bütçe açığını karşılayabilmek için bizlerin aldığı üç kuruş maaşa göz koymuştur” dedi.

Basın açıklaması yaptığı masanın üzerine ekmek, ampul, tencere, mutfak tüpü, gaz lambası, şeker ve sigara koyan İlhan Karakurt, Edison’un ampulü icat ettikten sonra insanları karanlıktan kurtardığını, ancak AK Parti hükümetinin iktidara gelmesinden sonra elektrik fiyatlarının el yakması nedeniyle ampulün yanmadığını söyledi. Ampulü mutfak tüpüne vurup kırmaya çalışan Karakurt, “Hükümet gibi kırılmıyor ama yanmıyor da. Elektrik fiyatları bu ampulün içindeki rezidansı bozdu” diye konuştu.

İlhan Karakurt,  elektrik ve   doğal gaz fiatlarına yapılan % 10’luk zamlarla günlük yaşamlarını devam ettirmelerinin daha da zorlaşacağını ve daha fazla ücret ödeyerek yararlanmak durumunda kalacaklarını belirtti.

“Bu zamların bizzat başbakan tarafından açıklanması, piyasanın değil,  doğrudan  bir hükümet politikası olduğunu göstermektedir.” diyen Karakurt,” Doğrudan emekçilerin ödediği vergilerden oluşturulan bütçenin açık vermesinin temelinde,  dış borçların ve cari açığın yanında faiz giderlerinin yüksekliği vardır. Bizlerin sebeb olmadığı faiz ve borç giderlerinin emekçilerden kesilmesin bir soygun ve eşkiyalık uygulamasıdır.” dedi.

Sayın başbakan, kamu çalışanları ile toplusözleşme görüşmeleri sırasında sendikaların talep ettiği artışları verirsek “bütçe altüst olur, enflasyon artar, ekonomik istikrar bozulur, Yunanistan’ a döneriz” demişti.

Şimdi soruyoruz sayın başbakana; bu zamlarla memurların bütçesi altüst olmadı mı, ekonomik istikrarı bozulmadı mı,  kredi kartı ve borçla yaşamaya mahkum edilmedi mi?

Kamu çalışanları sendikaları olarak bu zamlardan sonra kayıplarımızı giderecek  bir şekilde,  yeni bir toplu sözleşme çağrısı yapmalıyız. Sendikalar olarak, üyelerimize karşı bu sorumluluğu yerine getirmeksek hükümetin suç ortağı olacağız.

23 mayıs grevi ile temelleri atılan taleplerimizin gerçekleşmesi için birlikte mücadele etme ve kazanma yolunda yeni adımların hemen atılması için Antalya yerelinde sendika ve meslek odaları ve toplumsal dinamiklerle birlikte,  “zamlara karşı insanca yaşamak hakkı” için mücadele  platformu oluşturacağız

RAKAMLARLA ZAM-VERGİ-FAİZ VE BÜTÇE İLİŞKİSİ

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?

·     Son vergi artışı ve zamlardan elde edilecek olan 8.5 milyarın 5 milyarının faiz ödemelerine gideceğini.

·     2011 yılı ekiminden bu yana elektriğe %31, doğal gaza ise % 49 oranında zam yapıldığını.

·     Vatandaşın kullandığı evde kullandığı elektrik faturalarının bir yıl içerisinde % 41.38, sanayi ve ticarethanelerde kullanılanın ise % 15-25 oranında arttığını.

·     4 kişilik ailenin elektrik faturasının  yeni zamlarla birlikte % 32 arttığını, ancak asgari ücretin  ise  % 12  arttığını.

·     Bütçe harcamalarında faiz ödemelerine giden payın % 15 i geçtiğini,

·     2012 sona erecek olan “ihracatta ÖTV muafiyetinin 2019 yılına kadar uzatılması için teklif verildiğini.

·     Botaşın almayı tahüt ettiği, depolayamadığı için almasa bile, karşılığını ödemek zorunda olduğunu  ve bunu da tüketici fiatlarına yansıttığını.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here