Cumhuriyet Gazetesi’nde yayınlanan MİT’in TIR’larla insanı yardım değil, silah ve mühimmat taşıdığının ortaya çıkarıldığı görüntülere yayınlayan  gazeteci Can Dündar’a yönelik tehditlere karşı Antalya Emek ve Demokrasi güçleri bir basın toplantısı düzenleyerek destek iletti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gazeteci Can Dündar’ı casuslukla itham ederek “Öyle bırakmam onu, bedelini ödeyecek” şeklindeki çıkışı ve hakkında dava açmasıyla birlikte başlayan tehdit ve baskılara ilişkin Eğitim-Sen Antalya Şube binasında gerçekleştirilen basın toplantısına çok sayıda sendika, dernek, meslek odası ve siyasi parti temsilcisi katıldı.

Çağdaş Gazeteciler Derneği Akdeniz Şube Başkanı Mustafa Sözen’in okuduğu ortak basın metninden sonra örgüt temsilcileri de görüşlerini aktardılar.

ÖDP İl Başkanı Zeynel Abidin Ergen , Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Şube Başkanı Mustafa Kılınç, Eğitim Sen Şube Başkanı Kadir Öztürk; TMMOB Antalya İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Vahap Tuncer, CHP Muratpaşa İlçe Başkan Yardımcısı Canan Keleş, DİSK Akdeniz Bölge Temsilcisi Cemal Aybar’da yaptıkları konuşmalarda “Faşizm Türkiye’de basını susturmaya ve baskı altına almaya çalışıyor. Son günlerde Can Dündar ile Barış İnce’ye yönelik baskı ve sindirme operasyonları bu politikaların sonucu. BirGün Yayın Yönetmeni Barış İnce’nin, akrostişli savunma metni dolayısıyla 5.5 yıl hapsinin isteniyor, Can Dündar açıkça tehdit ediliyor. Gazeteci arkadaşlarımız yalnız değildir. Basın emekçilerinin yanındayız. Hep birlikte Sonuna kadar direneceğiz” dediler..

Sevgili dostlar, değerli basın emekçileri,

Türkiye’de her dönem sorunlu olan basın ile siyasal iktidar ilişkileri açısından tarihi günler yaşıyoruz. Gazeteciler sadece siyasal iktidarın hoşuna gitmeyen haber yaptıkları için, yorum yazdıkları için kalemleri kırılarak işsiz bırakılmakta, meslekten uzaklaştırılmaktadır. Her tür baskıya karşın mesleğini yapmakta ısrar eden gazeteciler ise para cezası, fiziki şiddet ve tutuklanma ile tehdit ediliyor.

Geçtiğimiz hafta basına ve gazetecilere yönelik baskı ve tehditler yeni bir boyut kazanmış ve gazeteciler hakkında yazdıkları haber nedeniyle müebbet hapis cezaları talep edilmiştir. TRT’de konuk olarak yayına çıkan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milli İstihbarat Teşkilatı’na (MİT) ait TIR’larda Türkmenlere insani yardım değil mühimmat taşındığını gösteren 29 Mayıs 2015 tarihli haberi nedeniyle Cumhuriyet gazetesi yayın yönetmeni Can Dündar hakkında “Bu casusluk faaliyetinin içine o gazete de girmiştir. Haberi yapan bedelini ağır ödeyecek” demiştir. Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca, Can Dündar hakkında, MİT tırları haberinde “gerçeğe aykırı bazı görüntü ve bilgiye yer verdiği” gerekçesiyle bireysel suç duyurusunda bulunmuştur.

Can Dündar hakkında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan adına verilen şikâyet dilekçesinin içeriği hakkında bilgi veren Cumhuriyet Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay da dilekçede, Can Dündar’ın, “TCK’nın suç işlemek amacıyla örgüt kurma, gizliliğin ihlali, hükümete karşı suç, devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etme, siyasal ve askeri casusluk, gizli kalması gereken bilgileri açıklama, adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” suçlarından bir kez ağırlaştırılmış müebbet, bir müebbet ve 42 yıl hapis cezası ile cezalandırılması istendiğini açıklamıştır. Dilekçede ayrıca, Can Dündar’ın “paralel örgüt tarafından kendisine sızdırılan sahte görüntü ve bilgileri yayınlayarak, tamamen hukuka aykırı biçimde TIR’ları arayan örgüt mensuplarının eylemine iştirak ettiği” iddia edilmiştir.

Öncelikle hatırlatmak isteriz ki, komşumuz Suriye’de yaşanan savaşla ilgili Türkiye’nin politikaları ve bu konudaki uygulamaları toplumun her kesimini ilgilendiren çok önemli gelişmelerdir. Bu çerçevede, Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan habere konu olan TIR’larda taşınan malzemenin ne olduğu, nereden gelip nereye gönderildiği ve bu işlemin ulusal ve uluslararası hukuka uygunluğu hakkında bilgi edinmek her yurttaşın Anayasal hakkıdır. Can Dündar’ın da hatırlattığı gibi gazeteciler devlet memuru değildir. Medyanın ve gazetecilerin görevi toplumu doğrudan ilgilendiren gelişmeler hakkında kamuoyunu doğru bilgilendirmek, halka gerçekleri açıklamaktır.

Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri olarak halkın haber alma hakkına sahip çıkan Cumhuriyet gazetesini ve gazetenin genel yayın yönetmeni Can Dündar’ı destekliyoruz. Cumhurbaşkanı’nı da Anayasa’nın güvencesi altında olan basın özgürlüğüne yönelik baskı ve tehditlerden biran önce vazgeçmeye, savcıları ve hâkimleri de hukukun gereklerine uyarak Anayasal güvence altındaki basın özgürlüğüne yöneltilen baskılara karşı direnmeye çağırıyoruz.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here