KESK Genel Merkezi’ni ve üyelerini de kapsayan baskınlara ve operasyonlara karşı KESK Antalya Şubeler Platformu üyeleri eylem yaptı. KESK üyeleri Attalos Heykeli önünde yaptıkları basın açıklaması ile gözaltıların serbest bırakılmasını ve uygulamalara son verilmesini talep ettiler.
“Baskılar Bizi Yıldıramaz”,” Susma Sustukça Sıra Sana Gelecek”,”Direne Direne Kazazanacağız”,” Faşizme Karşı Omuz Omuza” sloganlarının atıldığı eylemde basın açıklamasını KESK Antalya Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Nurettin Sönmez okudu.
KORKMADIK, KORKMUYORUZ, SUSMADIK, SUSMAYACAĞIZ, BASKILAR BİZİ YILDIRAMAZ!
Değerli Basın Emekçileri,
Son yıllarda emek ve demokrasi güçleri olarak hiçbir dönemle kıyaslanmayacak düzeyde bir kuşatma altına alınıyoruz. Hemen her gün yapılan operasyon ve baskınlarla demokrasinin olmazsa olmazı kurumlarından sendikalarımızın, konfederasyonumuzun mücadelesi engellenmek isteniyor.
Konfederasyonumuza bağlı sendikalarımızın yönetici ve üyelerinin sendikal faaliyetlerinden dolayı, istifaya zorlama, sürgün, görevden çıkarma gibi engellemelerle karşılaşması sıradan olaylar haline gelmişken çalışanlarımıza kadar uzanan gözaltı ve tutuklama operasyonlarında son dönemde ciddi artışlar yaşanmaktadır. Toplumun tüm muhalif kesimlerini hedefine alan bu politikaların arkasında AKP’nin, emekçilerin giderek genişleyen fiili meşru mücadelesinden duyduğu korku bulunmaktadır.
Dün sabah erken saatlerde bir kez daha, son dönemlerde adeta rutin hale gelen baskın ve gözaltı haberleri ile uyandık. Bize şu ana kadar ulaşan bilgilere göre, evlerine gerçekleştirilen baskınlarda Ankara’da KESK Kadın Sekreterimiz Canan Çalağan, KESK eski Kadın Sekreterimiz Songül Morsümbül, SES Kadın Sekreterimiz Bedriye Yorgun, TÜM BEL-Sen Kadın Sekreterimiz Güler Elverenin de aralarında bulunduğu toplam 15 kadın yönetici ve üyemiz gözaltına alınmıştır. Gözaltına alınanların sayısının daha da artmasından kaygı duymaktayız.
Değerli Basın Emekçileri,
Dün sabah Ankara’da yaşananlar bir taraftan hazırladığı yasa tasarılarıyla emek düşmanı politikalara hız veren AKP iktidarının diğer taraftan bu politikalarına boyun eğmeyerek mücadelesini sürdüren emek ve demokrasi güçlerine yönelik baskılarını artırmaya devam ettiğini göstermektedir. “8 Mart’ın resmi tatil olması” temel talebi ile mücadele programımızı ilan ettiğimiz bir dönemde, 2009 yılından beri süren bir soruşturma gerekçe gösterilerek Kadın yönetici ve üyelerimize yönelik bu operasyon manidardır. Kadına yönelik şiddet, taciz ve cinayetlerin arttığı bir dönemde kadın mücadelesinin öncülüğünü yapan KESK’in mücadelesini engellemeye yönelik bu “operasyonu” kınıyoruz.
Son olarak MİT olayında yaşandığı gibi ucu kendisine dokunduğunda yasaları eğip bükerek yargıyı, adaleti işlevsiz hale getirmek isteyenler her zaman olduğu gibi yine gündem saptırmanın peşindedir.
Bilindiği gibi milyonlarca kamu emekçisini ve ailelerinin yaşamını doğrudan ilgilendiren 4688 Sayılı Yasada değişiklik yapılması uzun bir süredir toplumun gündemindedir. KESK olarak kamu emekçilerini sefalet koşullarına mahkûm etmeyi amaçlayan bu yasa tasarısına karşı mücadeleyi ülke genelinde sürdürüyoruz. 21 Aralık tarihinde yüz binlerce kamu emekçisi bu yasa tasarısına geçit vermeyeceğini ve sefaleti kabul etmeyeceğini KESK’in çağrısıyla greve çıkarak göstermiştir. 21 Aralık grevimizin hemen ardından ve yasa tasarısının meclis gündemine geleceği bugünlerde mücadelemizi engellemeye dönük baskıların artmasının tesadüf olmadığını bir kez daha vurguluyoruz.
Değerli Basın Emekçileri,
Tamamıyla keyfi olarak yürütülen bu gözaltılarla onurlu mücadelemizi sindirebileceğini sananlar büyük bir yanılgı içerisindedirler. Sendikal mücadelemiz üzerinde şaibe yaratarak, KESK ve bağlı sendikalarını kamuoyu nezdinde yıpratma amacı taşıyan baskıların bir parçası olan bu operasyonlar amacına ulaşamayacaktır.
Bilinmelidir ki hakikati dile getirmekten bir an olsun vazgeçmeden yürüttüğümüz mücadelemizde; şiddete karşı barışın sesini yükseltmekten, emekçilerin haklarına sahip çıkmaktan ve eşit, özgür, demokratik bir Türkiye talebini ifade etmekten asla vazgeçmeyeceğiz. AKP’nin büyük baskı ve gözaltı düzenine karşı onurlu ve kararlı duruşumuzdan bir an olsun vazgeçmeyeceğiz.
Üyelerimizin yarattığı ortak değerlerimiz ve mücadelemiz, tüm yöneticilerimiz gözaltına alınsa dahi sürecektir. Gözaltına alınan arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalı Konfederasyonumuz ve bağlı sendikalarımız üzerindeki baskılara, yıldırma ve sindirme uygulamalarına son verilmelidir.
Emek ve demokrasi mücadelesini yükselterek her türlü hukuk dışı uygulamanın karşısında olmaya, gözaltına alınan, tutuklanan üyelerimizin haklarını her zeminde koruyup savunmaya devam edeceğiz.
Nurettin SÖNMEZ
KESK ANTALYA ŞUBELER PLATFORMU
Dönem Sözcüsü