
Bugün bir çok haber haber sitesinde “Çılgın projede ilk kazma vuruldu.” haberleri yer aldı.
Haberlerde özetle: Büyükşehir Belediyesi, vizyon projelerden Konyaaltı Sahili Projesi’nin yapımına Beach Park kısmından başladı. Başkan Türel, “Hedefimiz turizm sezonuna kadar Konyaaltı Sahil Projemizi tamamlamak” dedi.
Büyükşehir Belediyesi, Mimarlar Odası Yarışma Projesi ile elde edilen, STK’ların yön verdiğidünya çapındaki Konyaaltı Sahil Projesi’ne ilk kazmayı vurdu”
Belediye şirketi ANTEPE tarafından Beach Park kısmından başlatılan çalışmalar kapsamında sahildeki binaların yıkımı tamamlandı. Antalya’nın pırlanta gerdanlığı Konyaaltı Sahili, spor alanları, yaşam alanları, gezi alanları ve yürüyüş yolları ile tamamen halka açık bir proje olarak Antalyalılara ve turizme hizmet edecek.” ibareleri yer alıyor.
Oysa gerçek hiç de öyle değil. Çılgın Projede ilk kazma Antalya ve Antalyalılara. Üstelik projelere STK’ların yön verdiği ise hiç doğru değil. Projeye bütünü ile baktığımızda Antalya ve Antalyalılar için değil;rant odaklı olduğunu görüyoruz.
ANTALYA 1/100.000 ÖLÇEKLİ VE 1/25.000 ÖLÇEKLİ ÇDP İLE İLGİLİ İNCELEME RAPORU
Antalya ili AKSU , DÖŞEMEALTI,KEPEZ,MURATPAŞA,KONYAALTI VE SERİK İLÇELERİNİ kapsayan 1/25 bin ölçekli ÇDP ‘ı Antalya Büyükşehir meclisinde 9 EKİM 2017 tarihinde görüşülerek onaylanmıştır.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılan1/100 bin ölçekli ÇDP ve Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan 1/25 binlik ÇDP nına askı süresinde yapılan itirazlar değerlendirilmiş ve kabul edilen itirazlara ilişin kabul edilenler Büyükşehir belediyesinin ilgili komisyonlarında görüşülerek 1/25 binlik planlara işlenmiştir. Tarafımızca yapılan incelemeler sonucunda gerek Bakanlık tarafından yapılan 1/100 binlik ÇDP, gerekse Antalya Büyükşehir Belediyesince onaylanan 1/25 binlik planlar arasında önemli olduğunu düşündüğümüz aykırılıklar tespit edilmiştir. Bunlar sırasıyla;
1-Döşemealtı Belediyesi ilçe sınırları içinde yer alan Düzlerçamı ormanları içerisindeki Termessos Milli Parkı, Güver Kanyonu,YHKGS,1.derece Arkeolojik SİT alanı,1. Derece Doğal SİT alanı ,Tabiat Parkı alanı, Antalya’nın Içme suyu ve kullanma suyu kaynaklar mutlaka korunması gereken alanların içerisinden tren yolu geçirilmesi ve Bakanlıkça Uzun Devreli Gelişim Planı yapılarak kullanıma açılması çok büyük bir Ekolojik yıkım yaratacaktır. Antalya’nın içme suları kirlenecektir.
2-Düzlerçamı ormanlarının Nebiler başlayarak Korkuteli Karayolu boyunca belirli bir kısmının Plan Onama sınırı içerisine alınmış olması.
3-Düzlerçamı ormanlarının Nebiler bölgesinden başlayarak Aşağıkaraman hudutları içerindeki ormanları(bu alan aynı zamanda YHKGS’nın devamı durumundadır) da içerisine alacak şekilde “Tabiat Parkı” olmaktan çıkarılması. Tabiat parkı olan ve 2002 yılında açılan dava sonucunda Jandarmaya tahsis edilen bu alan içerisinde yer alan ,koruma altında olan “Karstik jeolojik oluşumlar” yeni planda silinmiştir. Bu alan YHKGS olarak görülmektedir. Ancak korunması gereken alanlar kapsamından çıkarılmasıyla YHKS vasfını yitirecektir. Bu yasalara aykırıdır. Kaldı ki bu alan daha önce 2000 li yıllarda Jandarmaya tahsis edilmiş, Yöre halkı ve Meslek odalarınca dava konusu edilmiş, Genelkurmayın Orman arazisini geri verilmesi için görüş bildirmesi sonucu dava kazanılmıştır. Ardından odalar STK ların Bakanlığa verdikleri dilekçe sonunda Bu ormanlar “Tabiat Parkı” ilan edilmiştir. Bununla ilgili belgeler mevcuttur. Aynı alanın Tabiat Parkı statüsünün kaldırılmasına gerekçe olarak ise “Düzlerçamı Tabiat Parkı” güncel kurum görüşlerinde yer almamaktadır” denilmektedir. Oysa bu alan YHKS dır ve Korunan alanlar içerisindedir. Oysa 1/25 binlik ÇDP açıklama raporunda “korunan alanlar Plan Onama dışında bırakılmıştır” ibaresi yer almaktadır. Ayrıca 1/25 binlikteki söz konusu alan ile ilgili değişiklik 1/100 bin lik ÇDP ile uygunluk taşımamaktadır. Düzlerçamı ormanları bir bütündür parçacıl değişiklikler Ekosistemin bozulmasına, mevcut su kaynaklarının zarar görmesine, aynı zamanda YHKGS na zarar vereceği görülmektedir. Güver Kanyonu, Milli Park içerisinde olup çevresiyle bir bütün teşkil etmektedir. Antalya limanından başlayarak Düzlerçamı ormanlarının içinden geçerek Korkuteli Karayoluna bağlanan Batı Çevre yolunun çevresi fırsat olarak görülerek zamanla yapılaşmaya açılması riski bulunmaktadır. Kaldı ki Konyaaltı Belediyesi sınırları içerisinde yer alan Çakırlar bölgesi Aşağıkaraman’ı da içine alacak şekilde Özel Proje Alanı olarak planda yer almaktadır Düzlerçamı orman havzası ve Ekosistem bir bütündür. Bu bölge Antalya’nın içme ve kullanma sularının kaynağıdır. Güver Kanyonundan gelen sular ile Güllük Boğazından gelen sular ve Doyran Çayından gelen sular birleşerek Boğa çayını oluştur.
Ayrıca Korkuteli yolunun kuzeyinde yer alan Yukarıkaraman sınırlarından başlayarak Termessos Milli Parkı boyunca uzanan Ormanlar plan onama sınırının içerisine alınmış, içerisinden tren yolu geçirilmiştir. Termessos Milli Parkı ile sınır olan bu orman alanları YHKGS ile etkileşim içerisindedir.Ve böyle bir uygulama YHKGS alanına zarar verecektir
4-YAŞ SULAMA ALANI taraması 1/100 BİNLİK ÇDP VAR, ANCAK 1/25 BİNLİK ÇDP DE sadece TARIM ALANI TARAMASI MEVCUT ,SULAMA ALANI taraması GÖRÜLMÜYOR. Bu alanda bulunan yerleşim yerleri sulak tarım yapılan sebze ve meyva üretilen köyler yeni adıyla mahaller; Karaveliler, Killik, Camili, Ilıcaköy, Dereli, Karataş, Kovanlık, Ekşili, Kevşirler, Aşağıoba, Selimiye, Bıyıklı, Çığlık, Piyadin, Tomalar, Düzlerçamı, Yukarıkaraman olarak 100 binlik planda yer almaktadır.
Ayrıca Kırkgöz su kaynaklarından gelerek Yaş sulama alanından geçerek Kuruçay ile birleştiği yerde gölet oluşturup yüzyıllardır göçmen kuşların ve sucul canlıların yaşam alanı olan Aykırt çayı da 25 binlik planda görülmemektedir. Bu durum çok ciddi planlama hatasıdır.(N25D4 paftası)
5-Düzlerçamı Günübirlik Piknik alanında ormanların yok edilmesine neden olacak Korkuteli karayoluna cepheli ticari bir ada oluşturulmuş ve 25 binlik plana işlenmiştir.(O25A1 paftası)
6-Döşemealtı Belediyesince daha önce hazırlanan alt ölçekli planlar da 25 binlik planlara işlenmiştir. Bunların arasında yer alan GES(Güneş Enerji Santrallleri) dir. GES lerin kurulduğu alanların çoğu orman alanı içinde yer almaktadır. GES ler elbette en temiz enerji kaynağı olarak bilinir ancak kuruduğu yerin Orman arazisi olması manidardır.
7-Konyaaltı İlçesi sınırları içerisinde göze çarpan ve Antalya kentinin en önemli alanı sayılan Konyaaltı Sahil ve Kıyı düzenleme Projesi ile Boğaçay’ın doğduğu yerden başlayarak denize döküldüğü yere kadar olan çayın sağındaki ve solundaki yerleşim yerlerini , tarım arazilerini de içine alan devasa büyüklükteki “ÇAKIRLAR KIRSAL YERLEŞİM VE KIRSAL TURİZM ÖZEL PROJE ALANI “ilan edilen projedir hiç şüphesiz. ÖPA, ÖPA1 VE ÖPA 2 olarak üç ayrı etaptan oluşan proje 25 binlik plana işlenmiş olup hayata geçtiği takdirde bölgede çok ciddi ekolojik tahribat yaşanacağı açıkça görülmektedir. Düzlerçamı üst platosundaki düzenlemeler ile birlikte düşünüldüğünde 25 binlik projenin asıl amacın “yasalarla, uluslararası sözleşmelerle korunan alanlar”ın kullanıma açılması olarak görmek mümkündür. Zaten korunan alanlarla ilgili “sit alanları yönetmeliği” adı altında 6 Aralık 2016 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdikten sonra hızlıca 100 bin ölçekli ÇDP lar yapılmaya başlanmıştır. TMMOB ye bağlı Meslek Odaları dava açmış planların iptalini sağlamışlardır. Ancak ne yazık ki yönetmelik hala yürürlüktedir hem de 3194 sayılı İmar Kanununa aykırı bir şekilde. Zira Yönetmelikler kanunun üstünde olamazlar. Çakırlar bölgesindeki söz konuş düzenleme 25 binlik plan hükümleri arasına Tarım İl Müdürlüğünce Toprak koruma yasasına istinaden eklenen maddeye de aykırıdır. Yani plan kendi hükümler ile çelişmektedir. Proje alanında yüzlerce dekar tarım arazisi mevcut olup bunları çoğu da seralardır.
8-Konyaaltı Sahil ve Kıyı Düzenleme projesi her ne kadar yarışma yoluyla elde edilse de Konyaaltı sahilini yapılaşmaya açmaktadır. Kıyı Kanununa aykırı bir şeklide kıyı kenar çizgisi yok sayılmıştır. Kaldı ki Antalya-Kemer karayolu kaldırılmakta Araçlı trafiğe kapatılmaktadır. Trafiğe kapatılan yol adeta imara konu edilmiştir. Kıyı kenar çizgisi yok edilmiş yapılaşma plaja kadar devam ettirilmiştir. Proje yapıldığı günden bu yana halkın tepkisini çekmiştir. Zira Antalya’da halkın girebileceği en yakın plajlar Konyaaltı sahilindedir .Ancak Halkın bu plajlara ücretsiz girebilmesi adeta bu proje ile olanaksız hale getirilmiştir. Hastaların engellileri hamilelerin kendi aracıyla sahile inişlerine her yerde bariyerler konulmuştur. Bu proje, Uluslararası Akdeniz’e kıyısı olan Ülkelerin altına imza attığı “Bütünleşik Kıyı Alanları Yönetimi(BKAY) ‘ne uygun değildir. Zira söz konusu projede her türlü fonksiyon bulunmaktadır.(yeme içme+ticaret+konaklama+eğlence+turizm).Halkın günübirlik ücret ödemenden denize girme hakkı elinden alınmıştır. Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir uygulamaya rastlanmamıştır. Ayrıca yapılması düşünülen 500 araçlık Otoparkın yeri Olbia antik kentinin üzeridir. Olbia Kanyonu ‘nun dibine yapılan AVM binası STK ların ve meslek odalarının açtığı dava sonucu ruhsatsız ve iskansız durumdadır. Anlaşılan o ki hala yaşananlardan ders alınmamıştır.
9-Aksu ilçesinde en değerli tarım arazileri ne yazık ki kaybedilmiştir. Bu 25 binlik ÇDP ye işlenen planlara bakıldığında Tarım alanlarının imara açıldığını görmekteyiz.
10-1/100.000 lik ÇDP da , İbradı, Akseki ilçelerinde bulunan korunan Alanlardan da tren yolu geçirilmektedir. Üzümdere YHKGS ve Ormana, Ürünlü , Gümüşdamla yerleşim alanlarında yer alan YHKGS ları içerisinden geçirilen tren yolu kesinlikle iptal edilmelidir.