Eğitim Sen Antalya Şubesi Yönetim Kurulu, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın
okulların giderlerinin veliler tarafından karşılanması gerektiği ile ilgili açıklamasına yönelik yazılı bir açıklama yaptı.
Her Şeyi Devletten Beklemeyin` Zihniyeti Devam Ediyor!
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, kendisinden önceki Milli Eğitim Bakanlarının izinden giderek yaptığı açıklamalarla eğitim sorunlarını çarpıtmayı sürdürüyor. Bakan Avcı son olarak yaptığı açıklamalarla, eğitim harcamalarının halkın sırtına yıkılmasını normalleştirmek adına bazı açıklamalarda bulundu.
Bakan Avcı, bütçeden en büyük payın milli eğitime ayrıldığını iddia ederek, “her şeyi devletten beklemek” anlayışını değiştirmek gerektiğini belirterek, çocuklarını dershaneye gönderen ailelerin dershanelere para verirken, okulun eksiği için 10 lira verilmesinin velilere neden ağır geldiğini sitem dolu sözlerle dile getirmiştir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı`nın yanlış eğitim politikaları sonucu ortaya çıkan dershanelere verilen para ile okullarda toplanan paraları karşılaştırması elma ile armudun karşılaştırılmasından farksızdır. Dolayısıyla eğitim, sağlık gibi kamu tarafından herkese eşit koşullarda ve parasız verilmesi gereken kamu hizmetlerini adım adım piyasaya açıp, geniş halk kesimlerini uyguladığı ekonomik politikalarla yoksullaştıran bir anlayışın halkın karşısına geçip dalga geçer gibi “her şeyi devletten beklemeyin” ifadelerini kullanması büyük bir saygısızlıktır.
Yıllardır eğitime bütçeden en fazla payı ayırdıklarını iddia edenler, bu payın ne kadarının doğrudan eğitim harcamalarına ayrıldığından hiç bahsetmemektedir. AKP iktidara geldiğinde eğitim bütçesinin yüzde 17`si doğrudan eğitim yatırımlarına ayrılırken, geçtiğimiz 10 yıl içinde bu oranı yüzde 6`ya düşüren kimdir? AKP iktidara geldiğinde bir ilköğretim öğrencisi velisi bir yılda 720 TL cepten harcama yapıyorken, geçtiğimiz 10 yıl içinde velilerin cebinden yaptığı harcamaları 4,5 kat arttırarak 3200 TL`ye çıkaran hangi siyasi anlayıştır?
Yıllardır uyguladıkları politikalarla bir taraftan eğitim, sağlık gibi en yaygın kamu hizmetlerini piyasa ilişkileri içine çekerek özelleştiren bir iktidarın bakanı, bugün halkın cebinden yapmak zorunda kaldığı eğitim harcamalarını 5 ya da 10 TL gibi rakamlarla küçük göstermeye çalışması, eğitimde yaşanan yoğun ticarileştirme uygulamalarının üzerini örtme çabasından başka bir şey değildir.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı`ya tavsiyemiz eğitimin yıllardır çözüm bekleyen temel sorunlara kalıcı çözümler üretmesi, bakanlık kaynaklarını elektronik şirketlerini zengin etmek için değil, öğrencilerin daha iyi koşullarda eğitim alması için kullanmasıdır. Eğitime bütçeden ayrılan pay gerçek anlamda eğitimin temel sorunlarını çözmek için kullanıldığında, kamu kaynaklarının herkese eşit ve parasız eğitim için yeterli olduğunu başta sayın Bakan olmak üzere, herkes net bir şekilde görecektir. 08.05.2013