Sektörde Çalışan Kadınlar Olarak Geleceğimize, Ekmeğimize Sahip Çıkmalı, Mücadele Etmeliyiz!
Didem Erkıvanç Türkay (Dev-Turizm-İş Eşbaşkanı)
Güvencesiz, esnek ve sezonluk çalışmanın yaşandığı turizm sektöründe, turizm emekçilerinin çalışma koşulları kölelik seviyesindedir. Sektör çalışanlarının önemli bölümünü ise kadın emekçiler oluşturmaktadır. Sektörde çalışan kadınlar olarak geleceğimize, ekmeğimize sahip çıkmak için emekten yana olan sendikalarda mücadele etmeli ve o sendikaların karar alma mekanizmalarında yer almalıyız. Turizm emekçilerinin en büyük mücadele örgütlerinden birisi de Devrimci Turizm İşçileri Sendikasıdır. Ancak, erkek egemen sistemin yansımasını Dev-Turizm-İş’te de görüyoruz. Bu durumu açıklayan en önemli durum, sendikada görev alan bir kadın olarak benim yaşadıklarımdır. DİSK tarihinde ilk kadın eşbaşkan olarak Devrimci Turizm İşçileri sendikasında eşbaşkanlık yaptım. Genel başkan Mustafa Yahyaoğlu’nun tek adam uygulamalarına karşı geldiğim için sistematik olarak mobbinge uğradım. Sendikaya gelmemem için sendikanın kilidi değiştirildi. Anahtar istediğim halde şahsıma anahtar verilmedi. Sendikal faaliyetlerim, bizzat genel başkan tarafından engellendi. Genel başkan Mustafa Safvet YAHYAOĞLU “istifa edeceğini düşünüyorum” diyerek sendikada üzerime yürüdü. 8 Mart kadın çalışmalarım engellendi. Antalya’da oluşturduğumuz DİSK’li Kadınlar için yapacağımız pankart ve döviz çalışmalarımız bizzat genel başkanın talimatlarıyla engellendi. Kararların ortak alınması ve müzakere edilerek çözüm üretilmesi gerektiğine dair çağrılarımız maalesef kabul görmedi. Genel başkan, kendi başına aldığı kararları devamlı olarak dikte etmeye başladı. Kendi aldığı kararlara uymayan herkese savaş açtı. Genel başkan ve onun tetikçileri yasalara aykırı ve usulsüz bir şekilde benle beraber 2 genel merkez yöneticisi arkadaşımı 6 ay boyunca görevlerimizden el çektirdi. Yasalara aykırı bu durumu mahkemeye taşıdık ve süreç devam ediyor.
Daha çarpıcı örnekleri son şube atamalarında gördük. Kadın turizm işçilerinin sendikamızda daha aktif görevlerde olmaları için oluşturduğumuz kadın sekreterliği, maalesef genel başkanın yaptığı şube atamalarında görmezden gelinmiştir. Tüzükte kadın sekreterliği olmasına rağmen atanan şubelerde kadın sekreteri yer almamıştır. Daha da vahim olan genel başkanın kadın sekreterliğinden haberi olmamasıdır. Eril dile sahip bir sendika genel başkanının, patron ağzıyla konuşup “turizmde taciz yoktur” açıklaması ise yaşadıklarımızın boyutunu tüm netliğiyle göstermektedir.