G 20 liderler zirvesi, 15-16 Kasım tarihlerinde Antalya’nın turizm merkezi Belek’te yapılacak. Uluslararası ekonomik işbirliğini arttırmayı amaçlayan, gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomileri bir araya getiren, küresel ekonomik kararların alındığı bu emperyalist oluşum, yeni saldırı hazırlıkları için G-20 Zirvesinde bir araya geliyor. G20’nin aldığı kararlar ekmeğimizin fiyatından, eğitimimize, teknoloji kullanımımızdan, soluduğumuz havanın kalitesine kadar her alanda yaşamımızı etkileyebilecek potansiyele sahip.

Biz emek ve demokrasi güçleri ise bu emperyalist saldırıyı bertaraf etmek için var gücümüzle mücadele ediyoruz. Hayatımızın her alanına saldıran işgalci güçlerden hesap sormak boynumuzun borcudur. Bu zirve, Asgari ücretle çalışan işçileri, otellerde oda temizleyen kat çalışanlarını, okullarda ücretli öğretmenlik yapan atanamayan öğretmenleri, köle olarak çalıştırılan 4/C’li emekçileri, taşeron işçilerini, kısaca emeği sömürülen tüm işçi sınıfını ilgilendirmektedir. İşçi sınıfı, kendisini daha da yoksullaştıracak bu toplantılara ve alınacak olan kararlara tüm gücüyle karşı koymalı, emeğin iktidarı için mücadele etmelidir.

AKP ve onun uluslararası dostları, savaş politikaları üretmektedir. Daha düne kadar siyasal islamı, bayrağı yapmış partileri destekleyen batı, yaratmış olduğu canavarın kurbanı olmuştur. Son tahlilde Batının desteklediği, günümüzün Neo-Nazi partileri konumunda ki Siyasal İslamcılar, kurdukları faşizm ile tüm Ortadoğu halklarına kan ve gözyaşı getirmiştir. İşid gibi Frankenstein örgütler, “madem beni sevmeyecektin, beni neden yarattın?“(1) dercesine yaratıcısına sitem etmektedir.

AKP, yarattığı savaş ve kaos ortamı ile 1 Kasım seçimlerinden istediğini almıştır. Ankara katliamının sorumlusu ve işbirlikçisi, savaş yanlısı politikalarını G-20 zirvesinde dostları ile hayata geçirecek kararlar almayı planlamaktadır. Antalya’ya gelenler turist değil, Diyarbakır’ın, Suruç’un, Ankara’nın Paris’in suçlularıdır. Erdoğan ve kulları, G-20’yi protesto edecekler için kapalı spor salonlarını gözaltı merkezi olarak kullanıma açtı. Antalya Valiliği, 9-18 Kasım tarihleri arasında Antalya-Serik arasında açık ve kapalı yer toplantısı, toplantı ve gösteri yürüyüşü, basın açıklaması, oturma eylemi, çadır kurma, stant açma, bildiri dağıtma, kendini zincirleme, pankart-döviz-afiş açma / veya asma, yazılama yapma gibi etkinlikleri yasakladı.

Her zaman olduğu gibi hırsız hırsızlığını, katil katilliğini yapmaya devam edecek. Biz, İşçi sınıfının mücadeleci gücüyle cellatlara inat “işçi tulumu giymiş umut“(2) diyerek direneceğiz. Her zaman kazanan olamayacağız ama “Biz çocuklarımıza onurlu bir gelecek bırakacağız ya siz?

 

(1)Mary Shelley’in 1818 yılında yazdığı “Frenkenstein” romanında canavarın yaratıcısına söylediği söz.
(2) Hüsnü Arkan’ın 1991 yılında çıkardığı “Bir yalnızlık ezgisi” albümünde yer alan “Nereye uçar turnalar” şarkısında geçer.

 

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here