ANSAN, bildiğiniz gibi, Antalya Sanatçılar Derneği’dir.
1992’den beri aktif olarak, sanat ve insanlığın aydınlanması için etkinlikler yapar. Üye olanlar, yazar, şair, ressam, heykeltraş, plastik sanatların diğer dalları üzerinde çalışanlardır. ANSAN’da ya söyleşi, dinleti, ya da sergi etkinlikleri yapılır. Yitirdiğimiz değerlerin anma etkinlikleri gerçekleştirilir. Bundan öte, yani sanat dışında hiç bir eylem yapılmaz. Yirmi iki yıldır yönetici kim olursa olsun, yapılan budur.
Gel gör ki, amaç karalamak olunca, ver yansın edilip dilin döndüğü kadar iftira atılabilir. Çoğu kez yaşamda tanık olduğumuz gibi, iftira kısa da olsa bir süre işe yarar. İnanmak isteyenler dünden hazır olduklarından, bir süre oyalanırlar. Ben de hasbelkader dokuz ay gibi bir süre ANSAN’da yönetici oldum ve bire bir yaşadım. Meğer sanatın ne kadar çok düşmanı varmış. Çoğu da ağacın dediği gibi sapı sanata bağlı olanlardan. Dokuz ayda yetmiş etkinlik yaptık, ama kimsenin göresi yok, varsa yoksa iftira. Şimdiki yönetimin yaşadığı da aynı sorunlar. Arkadaşlarımız durmadan çalışıyorlar, Başkan Cahit Çakçıl rahatsız olduğu halde, hiç bir etkinlik aksamıyor, çünkü sanatçı önce derneğini düşünür. Özel işi, hatta sağlığını erteler. Şu an ki yönetim de bunu yapıyor.
ANSAN’ı mekanından çıkarmak isteyenlerin niyeti de kurtla kuzu öyküsü gibi bir şey. Neymiş efendim “Solcu sanatçılar geliyormuş v.b.” Sanat, zaten muhaliftir. Hiç bir zaman gerçek sanat şak şakçı olmamıştır. Bunu ANSAN’ı karalamak isteyenler de bilir. Bilir de sanırım şu an bu yalana ihtiyaçları var.
Sanatın bir ucundan tutan, sanata bulaşan insan, artık kötülükle, kötüyle yan yana duramaz, güzel insandır. Yani güneşi balçıkla sıvamak gibi bir şey. ANSAN’ı boyamaya çalışmak, boşa çabadır. Belki mekan sanatın ve sanatçının elinden alınabilir, ama sanat ve sanatçı Ortaçağ’da olduğu gibi baskı altına girmez, giremez. Doğasında özgürlük vardır sanatın ve sanatçının. Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, bu kez bütün Antalyalıyı şaşırttı. Kaldı ki, geçmiş belediye başkanlığında, sanata verdiği önemi kaç kez dile getirmişti de, sanata ve sanatçıya verdiği bunca zarara karşın inanmak istemiştik.
Benim yönetimde olduğum zamanda da belediye ile protokol yapmak istemiştik, hatta bir çok hazırlığı bitirmiştik, imzalamaya yönetimin ömrü yetmemişti. Sağ olsun şimdiki yönetim, Büyükşehir Belediyesi ile on beş yıllık anlaşma imzalayarak kiraladı. Elbette yönetimler değişir, isimler değişir, kalıcı olan kurumdur. Bu nasıl bir alınganlıktır ki Büyükşehir Belediyesi’nin yeni yöneticilerinin ilk icratı sanata saldırmak olsun.
Sanat, hepimizin yüz akı. Almanya’ya ne zaman gitsem bana ilk sordukları ANSAN oluyor. Mustafa Akaydın “ANSAN, Antalya’da sanatın amiral gemisidir” demişti. Şimdi Basın açıklamasında da okudukları gibi, belediyenin bu eylemini bütün dünya sanat çevresi kınayacaktır. Zaten elimizden geldiği kadar biz de dünyaya duyuracağız. “Bize dünya vız gelir” deniyorsa, o zaman sözün bittiği yerdir, biz de susarız. Umarım sonuç olumlu olur, belediye ile birlikte daha güzel etkinlikler yapılır. Çünkü sanatın olmadığı yerde hiç bir güzellik de kalmaz. Sanata sırtını dönen insan yaşamdan keyif almaz.