Öğrenci Veli Derneği Antalya Şubesi İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde 19.Milli Eğitim Şura kararlarını protesto etmek için basın açıklaması yaptı.

Sık sık “Karanlığa Teslim Olmayacağız, Irkçı Gerici Eğitime Hayır, AKP çocuklarımızdan elini çek” sloganlarının atıldığı eylemde basın açıklamasını okuyan Öğrenci Veli Derneği Antalya Şubesi Başkan Yardımcısı Nalan Metindir, öğrenci velileri olarak; Milli Eğitim Bakanlığı’nca Antalya’da düzenlenen 19’uncu Milli Eğitim Şurası’nı hayretle izlediklerini belirterek “Şura’nın açılışında Milli Eğitim Bakanı’nın ve özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Şura üyelerine doğrudan “ev ödevi” veren konuşması, “dini eğitim” ve “değerler eğitiminin”, özellikle “milli” ve “manevi” değerlerin öğretilmesine yönelik politik mesajlar ve kullanılan dil, Şura çalışmalarının siyasi iktidarın eğitime yönelik politika ve uygulamalarına paralel bir içerikte süreceğini daha ilk günden itibaren göstermiştir.” dedi.

BİZ ,VELİLERİN HİÇBİR SÖZ HAKKININ OLMADIĞI BİR TOPLANTIDA ÇOCUKLARIMIZ İÇİN ALINAN KARARLARI KABUL ETMİYORUZ!!!!!

Bizler öğrenci velileri olarak; Milli Eğitim Bakanlığı’nca Antalya’da düzenlenen 19’uncu Milli Eğitim Şurası’nı hayretle izledik.

Genel Kurul’da yandaş sendika Eğitim-Bir Sen’in önerisi ile;
– İlkokul 1, 2 ve 3’üncü sınıflara zorunlu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin konulması,
– Trafik Güvenliği ve İnsan Hakları, Yurttaşlık ve Demokrasi derslerinin haftalık ders çizelgesinden kaldırılması,
-Osmanlıca dersinin İmam Hatip Liseleri ve Sosyal Bilimler Lisesi’nde zorunlu diğerlerinde seçmeli ders olarak kabul edilmesi,
– Okul güvenliği için girişlere metal dedektör (x-ray cihazı), turnike, tuvaletlere sensör gibi uygulamaların getirilmesi,
– Öğrenci bilgilerinin , emniyet ve sağlık kuruluşlarınca alınması ve bu kuruluşlarla paylaşılması, ulusal, bölgesel ve yerel düzeyde risk haritalarının oluşturulması, bahçe duvarlarının yükseltilmesi,
– Disiplin yönetmeliğinde cezaların daha da ağırlaştırılması, okuldan uzaklaştırma ve atılma cezalarının yeniden uygulanmaya başlanarak çocuklarımızın açık liseye yönlendirilmesi.
-Anadolu Otelcilik ve Turizm Meslek liselerinde Öğretim Programları ve Haftalık Ders Çizelgeleri Komisyonu’nda ‘Alkollü İçecek ve Kokteyl Servisi’ dersinin kaldırılması, Milli Eğitim Şurası tavsiye kararları olarak açıklanmıştır.

Zorunlu din dersi insan haklarına ve AİHM kararlarına aykırıdır.1..sınıftan itibaren din dersi zorunlu hale getirilmeye çalışılırken İnsan Hakları, Yurttaşlık ve Demokrasi derslerinin kaldırılmak istenmesi bir de adında eğitim olan bir sendika tarafından önerilmesi biz veliler tarafından kabul edilemez bir durumdur. Branşlaşma noktasında gerekli olan Osmanlıcanın liselerde zorunlu ve zorunlu-seçmeli hale getirilmesi ise tam bir akıl tutulması örneğidir.

Eğitim politikalarının belirlenmesi ve uygulanması sürecinde Milli Eğitim Bakanlığı’nın da üzerinde bir oluşum olan Milli Eğitim Şurası’nda alınan kararlar, her ne kadar Milli Eğitim Bakanı tarafından sürekli “tavsiye niteliğinde” olduğu şeklinde ifade edilse de eğitim politikalarının oluşmasında belirleyici olmaktadır. Bir önceki 18. Milli Eğitim Şurası kararlarına dayanılarak eğitimde 4+4+4 dayatmasının yasalaşması bunun en belirgin örneğidir.

Şura’nın açılışında Milli Eğitim Bakanı’nın ve özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Şura üyelerine doğrudan “ev ödevi” veren konuşması, “dini eğitim” ve “değerler eğitiminin”, özellikle “milli” ve “manevi” değerlerin öğretilmesine yönelik politik mesajlar ve kullanılan dil, Şura çalışmalarının siyasi iktidarın eğitime yönelik politika ve uygulamalarına paralel bir içerikte süreceğini daha ilk günden itibaren göstermiştir. AİHM kararlarına uyularak zorunlu din dersi dayatmasına son verilmesi yönündeki öneriler, ortaokullara Felsefe dersi konulması yönündeki önerilerin reddedilmesi,
19. Milli Eğitim Şura’sında eğitim biliminin değil, dini eğitimin referans alındığını, şuranın bir eğitim şurası olmaktan çok “din eğitimi şurası” şeklinde geçtiğini göstermiştir.

Eğitim sisteminde ve genel olarak toplumsal yaşamda iktidarın kendi dünya görüşüne uygun bir dindar ve kindar nesil yetiştirme yönündeki uygulamaları tüm topluma yönelik açık bir tehdit, baskı ve dayatma haline gelmiştir..19. Milli Eğitim Şurası, Türkiye’de yıllardır eğitim politikalarını belirleyen zihniyetin ve onun siyasal-ideolojik hedeflerinin, eğitim sistemini bir bütün olarak ileriye doğru değil, geriye doğru işletmekte ısrar edeceğinin bir kez daha görülmesini sağlamıştır.

Bizler Öğrenci Velileri olarak açıklamamızda belirttiğimiz maddelerin gerici, baskıcı, cinsiyetçi eğitimi tetikleyen maddeler olduğunun son derece farkındayız. Biz velilerin hiçbir söz hakkının olmadığı bir toplantıda alınan bu kararları kabul etmiyoruz. Eğitim sistemini ve toplumu kendi dünya görüşleri ve ihtiyaçları doğrultusunda dönüştürmek isteyenlere karşı bütün eğitim ve bilim emekçilerini, öğrencilerimizi ve velilerimiz, Veli-der ile birlikte, omuz omuza mücadele etmeye çağırıyoruz.AKP ‘yi uyarıyoruz: ÇOCUKLARIMIZDAN ELLERİNİZİ ÇEKİN!!!

ÖĞRENCİ VELİ DERNEĞİ ANTALYA ŞUBESİ

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here