1
        Sanırım ilkokulda bize “denge” konusu anlatılırken, genellikle Pizza Kulesi örnek olarak verilirdi.

Neden devrilmediği sorulunca da hiç unutmadığım şu açıklama yapılırdı: “Ağırlık merkezi dayanma yüzeyinin dışına çıkmadığı için.”
        Buradan yola çıkarak silahlanma konusunu ve Antalya’nın şiddet karnesini yeniden ele almak istiyorum:
        Şu insan soyunun aptallığının gerçekten sınırı yok. Bana göre de en büyük aptallığı da, bir yandan sağlıklı insan ömrünü uzatmak için tıbben büyük çabalar gösterirken, diğer yandan da kendi kendini yok etmek, kitleler halinde öldürmek içim silahlar yapmak.
        Ekim 2008’de, bir gazetede, Kırıkkale Silah Fabrikası’nın, kredi kartına 10 taksitle silah satışı kampanyası başlattığını okumuş; müdürlüğe şöyle bir faks çekmiştim:
        “NE KADAR SİLAH; O KADAR ÖLÜM!”
        Hepimiz silahların hedefiyiz. Çünkü 2005’te, ateşli silahlarla, mala karşı 298.765; cana karşı 197.996 suç işlenmiş.
        2006’da bu oran yüzde 155 artarak, mala karşı 463.864; cana karşı 321.676 olmuş.
        Bu suçlardan birinin size veya bir yakınınıza karşı işlenmeyeceğinden emin misiniz?”
………………………………………………………………………………………………………
        Aradan birkaç hafta geçti, yine gazetelerden okudum: “Kampanya işe yaradı, stoktaki silahların hepsi satıldı.”
        Bir yıl sonra,” silahlanmada kara tablo” şöyleydi:
       “ M.K.E. bu yılın ilk 10 ayında 8.225’i yerli; 2.077’si ithal olmak üzere 10.332 silah satarak, 24.609.000 tl. gelir elde etti.
        Türkiye’de 7 yılda 99.109 tabanca satılmış. Bunun 77.140’ı yerli; 21.969’u yabancı ürün.
        M.K.E.K 10yerli; 15’i yabancı 26 şirketten oluşuyor.
        Dünyada 875 milyon silah var. Bununyüzde74’ü sivillerin elinde.
        Bu silahlarla Türkiye’de yılda, 3.000; dünyada ise 300.000 kişi öldürülüyor.
        O yazımı şöyle bitirmiştim:”İNSAN OLMAK VE HAYATI HAYVANLARDAN DAHA AZ ANLAMAK NE HAZİN ŞEY!”
……………………………………………………………………………………………………
                                                                         2

        11 Ağustos 2011’de “Özgür Antalya” sitesinde “Antalya’nın Şiddet Karnesi”ni şöyle açıklamışım:
        Jandarma bölgesinde 425 kadın yaralanmış; 143 kadın cinsel istismar görmüş; 37 kadın tehdit ve hakarete uğramış; 6 kadın öldürülmüş.
        Polis bölgesinde 6865 kadın yaralanmış; tehditle, istismarla ve hakaretle karşılaşmış.
        2008’de 1.202; 2009’da 2.145; 2010’da 7.476 kadın şiddet görmüş.
        Jandarma bölgesinde 422’si kız; 540’ı erkek çocuk olmak üzere 962 çocuk mağduriyeti yaşanmış.
        Polis bölgesinde 2.079 kız; 2.257 erkek olmak üzere bu sayı 4.366’yı bulmuş.
        2008’de 112; 2009’da 87; 2010’da 109 kadın uğradığı fiziksel şiddetten dolayı “Kadın Konuk Evi”ne kabul edilmiş.
………………………………………………………………………………………………………………
                                                                          3
        Hürriyet’in Akdeniz ekinde altıncı sayfada ise 13.02.2014 günü şöyle bir başlık vardı:
        “ANTALYA’DA 23.245 KİŞİ SİLAHLI”
         2003-2013 yılları arasında yapılan ruhsat işlemleri üzerinden hazırlana verilere göre:
        Polis bölgesinde 15.916; jandarma bölgesinde 7.329 kişi olmak üzere toplam 23.245 kişi silah ruhsatı almış.
        Toplam ruhsat işlemi sayısı ise 31.522.
        10 yıllık hazırlanan tablo içinde taşıma ruhsatı, polis bölgesinde 12.482; bulundurma ruhsatı 13.089; jandarma bölgesinde 1.467; bulundurma ruhsatı 4.475.
………………………………………………………………………………………
        Yani yaşadığımız çevrede de; ülkemizde de; dünyada da “AĞIRLIK MERKEZİ DAYANMA YÜZEYİNİN
DIŞINA ÇIKMAK ÜZERE” O dengenin bozulması halinde hepimiz altında kalacağız.
 

Hasan Göztepe
 

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here